Bir haziran günü ekmek almak için evinden çıkmıştın çocuk.... Polisin attığı gaz fişeğiyle başından vuruldun. Üç mevsim, 269 gün yaşamaya direndin, küçülürken bedenin, biz yeniden doğacağının düşlerini kuruyorduk, ama evine dönemedin. Seni kaybettik Berkin. Tıpkı Gezi Direnişi esnasında kaybettiğimiz Ali İsmail Korkmaz, Ethem Sarısülük ve Medeni Yıldırım ve diğer çocuklarımız gibi..
Berkin ülkemize dair bizlere çok şey anlattın... Demokrasinin güvenle sokağa çıkmak demek olduğunu, çocukların ekmek almaya giderken öldürüldüğü bir ülkede kimsenin güvenliğinin olmadığını, kendi varoluşu için bir rejimi iç savaşa doğru sürükleyen gözü kara bir iktidarın çocukların ölümlerini bile umursamadığını, demokrasinin olmadığı bir ülkede demokrasi için sokağa çıkmak ile ekmek almak için evden çıkmak arasında, ölüme karşı direnmek ile diktatörlüğe karşı direnmek arasında ve yaşamak ile ölmek arasında hiçbir fark olmadığını öğrettin. Hepimiz için bir cesarettir artık, ekmek almak için evden çıkmak ya da demokrasi uğruna sokağa çıkmak..
Biz unutmayacağız; biber gazını, polis şiddetini, çocuklarımızın dövülerek öldürüldüğü sokakları, failleri bulunamayan cinayetleri, kapalı kameraları, karartılan delilleri, çocuklarımızı unutmayacağız.
Berkin, uyuduğun her bir gün adalet için bilendi yüreğimiz. Bu noktadan sonra en demokratik talepleri, yapılacak anmaları, gösterilen tepkileri baskı ve zulümle yıldırmaya çalışmak, yine aynı hazin sonların yaşanmasına neden olacaktır şüphesiz. Zira, gösterilen tepkilere dahi tahammül edemeyen bir iktidardan demokrasi beklemek, Senin hayata kapanmış gözlerinden yaş ummaktır.
Gösterilen tepkilerin ülkemiz açısından hiç de arzulanmadığımız noktalara gelmemesi için demokrasi peçesiyle örtünenlerin özellikle böyle zamanlarda ortaya çıkan baskıcı yüzlerini artık görmek istemiyoruz Berkin.
Kör şiddetlerini yasımızdan uzak tutsunlar..
Tüm çocukların ekmek alıp evine getirebilme şansına sahip olmasını istiyoruz, tıpkı demokrasi için sokağa çıkan insanların evlerine dönebilmesini istediğimiz gibi..
Berkin…269 günde tüm anne ve babaların oğlu, çocukların kardeşi oldun. Türkiye´nin başı sağolsun. Bugün seni sonsuzluğa uğurlayacak anaların, babaların, kardeşlerin. Elele, ağıtlarla, dualarla, çiçeklerde, marşlarla...Sen giderken biz güneşli günlere doğru yürüyeceğiz, sözümüz var sana ve diğer çocuklarımıza: Çocukların öldürülmediği bir ülke için.. Işıklar içinde uyu.
YARSAV YÖNETİM KURULU
YARSAV © 2011 Tüm Hakları Saklıdır. Sitede yayınlanan tüm içerik telif hakları ile korunmaktadır. Kopyalamak ve izinsiz paylaşmak yasaktır. Detaylı bilgi için gizlilik ilkesini inceleyebilirsiniz. Siteye üye olmadan önce kullanıcı sözleşmesini okumalısınız.