Basın Açıklaması

KAMUOYUNA 
Hepimizin yürekten inandığı *"demokrasi*"; hukuk devleti, hukukun
üstünlüğü ilkelerinin egemen olduğu ve insan haklarının korunup
geliştirildiği bir toplum düzenidir. Demokrasinin koruyucusu ise bağımsız
yargıdır.  Bu gün ülkemizde ileri demokrasi, nutukları atılmaktadır.
Gerçekten ileri demokrasi düzeninde mi yaşıyoruz? Yargı gerçekten bağımsız
mıdır?
 
Birkaç örnekle soruların yanıtını vermek hiç de zor olmayacaktır.
Erzincan Cumhuriyet Başsavcısının makamından kollarından sürüklenerek nasıl
gözaltına alındığını, aylarca tutsak edildiğini henüz unutmadık. Özel
yetkili mahkemelerde adil yargılanma hakkından söz eden yargıçların apar
topar  görevlerinden uzaklaştırıldıkları tüm kamuoyunun bilgisi
dahilindedir. Daha uzağa gitmeden, MİT Müsteşarını ifadeye çağıran
savcıların elinden soruşturma dosyalarının alınışını hep birlikte izledik.
Yargıç ve savcıların usulsüz dinlendiğini, tüm toplumun röntgenlendiğini
ortaya çıkaran bir yargıcın yargılanmasına tanık olduk. Şimdi bu yargının
bağımsız olduğu ileri demokrasi şölenine DENİZ FENERİ SORUŞTURMASINI
(şüphelileri *evrakta sahtecilik *ve görevi kötüye kullanmak  suçlarından
soruşturulan) yürüten savcıların "*evrakta sahtecilik"* suçundan
yargılanmaları ile katılacağız.
 
YARSAV olarak sizleri bu acı tabloda can çekişen yargı
bağımsızlığına can suyu vermeye davet ediyoruz. Yargıç ve savcılarının
güvencesi olmadığı bir toplumda hukuk güvenliğinden, hukukun üstünlüğünden
ve hukuk devletinden ve de demokrasiden  söz etme olanağı da kalmamıştır.
İşte tüm bu nedenlerle sizleri, Deniz Feneri soruşturmasını yürütürken bu
gün kendileri sanık sandalyesine oturacak olan üç savcının 04.05.2012
tarihinde Yargıtay 11. Ceza Dairesinde saat 09.30´da başlayacak olan
duruşmasını birlikte izlemeye, tarihe tanıklık yapmaya ve  hukukumuza sahip
çıkmaya davet ediyoruz. Saygılarımızla. 30.04.2012
 
YARSAV YÖNETİM KURULU