14.12.2008 ESKİ DANI?žTAY BA?žSAVCISI ?‡?–LA?žAN: Ba?Ÿımsız yargıya kar?Ÿılar

Cumhuriyet Gazetesi ? 14.12.2008 ? Leyla Tav?Ÿano?Ÿlu Söyle?Ÿisi
AKP?nin yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿına kar?Ÿı oldu?Ÿunu söyleyen Tansel ?‡öla?Ÿan, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu?nun olu?Ÿumunda ve yüksek yargıçların seçiminde yürütmenin etkisinin fazla oldu?Ÿunu söyledi. ?‡öla?Ÿan, Ulusal Yargı A?Ÿı Projesi?nin yürütmenin, yargının tüm bilgilerine ula?Ÿmasını sa?Ÿladı?Ÿını, bunun kuvvetler ayrılı?Ÿını zedeledi?Ÿini belirtti.
 
Danı?Ÿtay emekli ba?Ÿsavcısı Tansel ?‡öla?Ÿan AKP hükümetinin ?yargı reformu? giri?Ÿimlerine a?Ÿır ele?Ÿtiri yöneltti:
Ba?Ÿımsız yargıya kar?Ÿılar
Kendisi be?Ÿımsız olmayan Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu?nun (HSYK) nasıl yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿını sa?Ÿlayaca?Ÿını siz takdir edin. AB, kendisinin isteklerini yaptı?Ÿı sürece AKP?ye kar?Ÿı çıkmıyor. Kar?Ÿılıklı bir alı?Ÿveri?Ÿ.
 
S?–YLE?žİ
LEYLA TAV?žANO?žLU
Emekli Danı?Ÿtay Ba?Ÿsavcısı Tansel ?‡öla?Ÿan bu haftaki konu?Ÿum. Yargının hükümetin tam anlamıyla egemenli?Ÿi altına girmesini konu?Ÿuyoruz. Bir konumuz da AB?nin yargının bu derece Adalet Bakanlı?Ÿı?nın etkisi altında kalmasına nasıl olup da göz yumdu?Ÿu. O zaman AB kriterleri nerede kalıyor? ?‡öla?Ÿan, bakanlı?Ÿın, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu?nda (HSYK) gücünün gittikçe arttı?Ÿına dikkat çekiyor. ?Hükümet AB?ye takıyye yapıyor? diyor. ?UYAP Projesi?yle yargının tüm i?Ÿlemlerinin yürütme tarafından izlenmesi sa?Ÿlandı? diye çarpıcı bir ifade kullanıyor. Ergenekon davasıyla ilgili birtakım belgelerin ?bir kısım medyaya servis edilmesiyle? ilgili olarak da ?‡öla?Ÿan kesin bir dille ?Ÿunları söylüyor: ?Suç i?Ÿlendi.?
- Ba?Ÿbakan ve hükümet üyelerinin a?Ÿızlarından dü?Ÿürmedikleri yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿı kavramı var. Yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿı nedir?
T. ?‡. - Bu, yargıcın hiçbir ki?Ÿi, organ, makam ve merciin emri ve talimatı, yönlendirmesi, onayı olmadan anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatine göre hüküm vermesi ?Ÿeklinde tanımlanabilir. Yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿı yargıca verilmi?Ÿ bir ayrıcalık de?Ÿildir. Aksine, adil yargılama hakkının sa?Ÿlanması için zorunluluktur. Adil yargılama için öncelikle yargıcın tarafsız olması gerekir. Yargı ba?Ÿımsız olmazsa yargıç tarafsız olamaz; hak ve hürriyetleri koruma, kollama gücünü, saygınlı?Ÿını kaybeder.
- Türkiye?de, yargı ba?Ÿımsızdır, denilebilir mi?
- Anayasada yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿını öngören kurallar var. Ama yasal düzenlemeler yetersiz. ?–rnek vereyim. Mesle?Ÿin öncesinde iki adaylık süresi var. Bu süreçte etkin, adaylı?Ÿa giri?Ÿ yazılı sınavında ba?Ÿarılı olanlar, bakanlık bünyesinde olu?Ÿturulan bir kurulca mülakata alınıyor. Kurulun yedi üyesinden be?Ÿi bakanlık bürokratı hâkimler. Yani bunlar yürütmenin emrindeki ki?Ÿiler. Mülakat, sözlü sınav gibi objektif kıstaslar ta?Ÿımaz. Kıstas konsa da objektif verileri olmayaca?Ÿından farklı de?Ÿerlendirmelere uygundur. Bu nedenle yürütmenin emrindeki bürokratların ço?Ÿunlu?Ÿu olu?Ÿturdu?Ÿu bir kurulca mülakatın yapılması daha i?Ÿin ba?Ÿında yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿına aykırıdır. Anayasa Mahkemesi 1995?te benzer bir davada verdi?Ÿi kararında Anayasa?da öngörülen yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿı ve yargıç teminatı kurallarının adaylı?Ÿa giri?Ÿte ve adaylık sürecinde de teminata dayandırılmasının gereklili?Ÿini vurgulayarak mesle?Ÿe avukatlıktan geçenlerle ilgili olarak bakanlıkça yapılan yeterlik sınavını iptal etmi?Ÿti.
Yargı Adalet Bakanlı?Ÿı sultası altında
- Danı?Ÿtay da, mülakat sınavının bakanlıkça yapılmasının yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿına aykırı oldu?Ÿu iddiasıyla açılan davada sınavın bakanlıkça yapılmasına dair yönetmelik hükmünü bu gerekçeyle durdurmamı?Ÿ mıydı?
- Evet. 2007 yılı adli yargı adaylı?Ÿı mülakat sınavıyla ilgili bu davada alınan kararı bakanlık uygulamadı. Hükmü yasaya ta?Ÿıdı. Ne var ki Anayasa Mahkemesi bu defa önceki kararın tam tersine ?adaylık süresinin memur statüsünde geçti?Ÿinden? söz ederek daha önce yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿı ilkesinin adaylık döneminde de gözetilmesinin önemini vurgulayan kendi kararıyla ters dü?Ÿtü. Danı?Ÿtay?ca yapılan itiraz reddedildi. Anayasa yargısı yönünden çok talihsiz bir karar. Bunun dı?Ÿında adaylık e?Ÿitimini yapan akademinin yeterli özerkli?Ÿi yok. Burada da yine bakanlık etkili. Sonuçta, adaylık süresi yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿına aykırı bir süreç.
- Mesle?Ÿe atandıktan sonra yargıç ve savcılar için yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿı, yargıç teminatı ilkeleri sa?Ÿlanabiliyor mu?
- Hayır. ?‡ünkü yüksek yargıçları seçen, bunlar dı?Ÿındaki tüm adli, idari yargı yargıç ve savcıların özlük i?Ÿlerini düzenleyen Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu?nun (HSYK) olu?Ÿumu ba?Ÿımsız de?Ÿil. Yedi ki?Ÿiden olu?Ÿan kurulda Danı?Ÿtay ve Yargıtay genel kurullarından seçilenler arasından Cumhurba?Ÿkanınca atanan be?Ÿ yüksek yargıç dı?Ÿında Adalet Bakanı?yla Müste?Ÿar, kurulun tabii üyeleri. Gündemi bakan belirliyor. Yüksek yargıç seçimlerinde bakan, kendi adayı kurulun öbür üyelerince kabul görene kadar seçimi kilitleyebiliyor. Bunun pek çok örne?Ÿi var. Kurulun idari, mali özerkli?Ÿi yok. Kendi sekretaryası da yok. Tüm i?Ÿlemleri bakanın atadı?Ÿı bakanlıkta görevli bürokrat hâkimler yürütüyor. ?‡ok önemli sicil, disiplin dosyalarını bu bürokrat hâkimler hazırlayıp kurula sunuyor. Yargıç ve savcıları bakanlık tefti?Ÿ kurulu ba?Ÿkanlı?Ÿına ba?Ÿlı müfetti?Ÿler denetliyor. Düzenledikleri hal kâ?Ÿıtları bakanlıktaki gizli sicil dosyasında tutuluyor. Yargıç bunları inceleyemez. Mükemmel sicile sahip bir yargıç kasıtlı tutulmu?Ÿ gizli hal kâ?Ÿıdındaki bilgiler kar?Ÿısında yükselmeyebilir. Ancak Bilgi Edinme Yasası gere?Ÿi istendi?Ÿinde gösterilmesi gerekti?Ÿini dü?Ÿünüyorum. Kendisi ba?Ÿımsız olmayan bir kurulun nasıl yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿını sa?Ÿlayaca?Ÿını siz takdir edin.
Cesur meslekta?Ÿlarımla gurur duyuyorum
- Bu durumda mahkemelerde görev yapan yargıçlar ve savcıların ba?Ÿımsız olduklarını nasıl söyleyebiliriz?
- Evet. Yargı tam ba?Ÿımsız, diyemeyiz. Ancak her türlü olumsuzluklara kar?Ÿın görevini özveriyle yapan bir yargı var. Her ?Ÿeye ra?Ÿmen Türkiye?de yargı var. Cesur meslekta?Ÿlarımla gurur duyuyorum. Tabii yüksek yargıçlık, yani Danı?Ÿtay, Yargıtay üyeli?Ÿi bu anlamda tam güvence. AB, Türkiye?yle üyelik görü?Ÿmeleri kapsamında yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿının güçlendirilmesini istiyor. Bir örnek vereyim. 2007 İlerleme Raporu?nda HSYK?yle ilgili olarak az önce belirtti?Ÿim, kurulun idari, mali özerkli?Ÿinin sa?Ÿlanması ve tüm yargıyı temsil edecek ?Ÿekilde yeniden yapılandırılmasına yönelik çalı?Ÿmaların acilen yapılması istendi.
- İstendi de ne oldu? Hükümet bu konuda bir ?Ÿey yaptı mı?
- Yürütme bu yılın ba?Ÿında kurumlar arası mutabakat sa?Ÿlanmadan bakanlık bünyesinde olu?Ÿturdu?Ÿu bir komiteyle bir taslak hazırladı. Do?Ÿrudan AB?ye sundu. Ne ilginçtir ki taslakta kurulun idari, mali özerkli?Ÿinin sa?Ÿlanması için önerilen konularda hiçbir açılım olmadı?Ÿı gibi bakan ve müste?Ÿar da yerlerini koruyor. Ama yürütmenin yanında yasama da kurula giriyor.
- Peki, ama nasıl?
- AB?ye takıyye yaparak. AB, kurulun tüm yargıyı temsil etmesini sa?Ÿlayacak düzenlemeler yapılmalı, diyor. Yürütme bu öneriyi derhal kabul ediyor ve ?Kurulda birinci sınıf hâkimlerin temsilcileri de olmalı. Onları da yasama seçmeli? diyor. ?–nerisinin dayana?Ÿı da AB?nin pek sevdi?Ÿi bir kavram, yani demokratik me?Ÿruiyet. Yüzeysel bakarsanız demokrasiye ve AB kriterlerine de uygun. Ama Türkiye?deki demokrasinin temelinin seçim öncesi da?Ÿıtılan bedava kömür, gıda maddeleri ve alı?Ÿveri?Ÿ çeklerine dayandı?Ÿı; yasamanın, hele de tek parti iktidarı ise, hiç özgür olmadı?Ÿını, gece uyurken bile el kaldırıp parti yönetiminin istedi?Ÿi ki?Ÿiyi kurula üye seçece?Ÿinizi bilirseniz durum de?Ÿi?Ÿir. Kurula seçilen üye yürütmenin ajanı olur. Samimiyse AB?nin bunları da görmesi lazım. ?–zetlersek, AB tarafından önerilenlerden i?Ÿlerine gelen kısım yargı reformu gibi sunulmakta ve yürütme yanında yasama da kurulda etkili hale gelmektedir. Bu yolla yüksek yargı da ku?Ÿatılacaktır.
- Yani aslında AKP yargı reformu söyleminde samimi de?Ÿil mi?
- De?Ÿil. AKP, öbür bütün demokratik kurumlara yaptı?Ÿı gibi yargıya kar?Ÿı da olumsuz bakı?Ÿını yasal düzenlemelerle ortaya koyuyor. Bence AKP?nin iktidara gelir gelmez AB sürecini ba?Ÿlatmasındaki amaç da siyasi hedeflerini gerçekle?Ÿtirmede engel gördü?Ÿü kimi kurumları ele geçirmek ya da asker gibi kurumları etkisiz kılmak, demokratikle?Ÿme, özgürlükler adı altında laikli?Ÿe aykırı düzenlemeleri geçirmek, toplumu dönü?Ÿtürmekti. AB?nin yardımıyla çok yol aldılar.
- Bu durumda AB Türkiye?yle ilgili konularda çifte standart mı uyguluyor?
- Bence AB samimi de?Ÿil. AKP kendisinin istediklerini yaptı?Ÿı sürece AKP?ye kar?Ÿı çıkmıyor. AB, ABD yanında emperyalist bir güç. İkisinin Türkiye üzerinde ortak çıkarları var. Bunlara kar?Ÿı çıkmadı?Ÿı sürece AKP?nin yanındalar. Kar?Ÿılıklı bir alı?Ÿveri?Ÿ. AB, 301. madde de?Ÿi?Ÿikli?Ÿi için yaptı?Ÿı baskıyı neden yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿı için yapmıyor? 2007 İlerleme Raporu?nda istenenlerin hiçbiri gerçekle?Ÿmedi. Ama 2008 yılı İlerleme Raporu?nda sadece ?İlerleme yok? demekle yetinildi. Neden baskı yapmıyorlar? AKP?nin kapatılması davasında yüksek mahkemeye kar?Ÿı açıkça tavır aldı. Ama Ergenekon soru?Ÿturmasında bir buçuk yıldır hapiste iddianamesiz tutulanların durumuna kar?Ÿı tavır almıyorlar. Hatta insan hakları ihlalleri son derece açıkken sorgulamanın o ?Ÿekilde devam etmesinden duydukları memnuniyeti dile getirebiliyorlar. Elif ?žafak?a gösterdikleri dostlu?Ÿu bir di?Ÿer yazar olan Ergun Poyraz?a neden göstermiyorlar? Ben AB?nin samimiyet sınavını çoktan kaybetti?Ÿini dü?Ÿünüyorum.
- Bir de hükümetin YARSAV takıntısı var. YARSAV?ı kapatmak için çok u?Ÿra?Ÿıyor. Sizce neden?
- Yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿı varsa yargıcın özgür iradesiyle örgütlenmesi bunun do?Ÿal sonucu olmalı. Bu anlamda YARSAV ilk sivil hareket. 2006?da dernek statüsünde kuruldu. Tüm yüksek yargı organlarıyla mahkemelerdeki idari, adli yargıç ve savcıları kapsayan bir dernek. Dernek statüsünde olmasının önemi gerçek anlamda ba?Ÿımsızlı?Ÿı sa?Ÿlıyor. Hiçbir organın güdümünde de?Ÿil. Dernekler kurulduktan sonra Medeni Kanun?da yer alan hallerde ancak mahkeme kararıyla kapatılabilirler. Bu da örgütün amacını gerçekle?Ÿtirmede bir güvencedir. Amacı, anayasada yer alan yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿı ve yargıç güvencesi ilkelerinin korunması çerçevesinde çalı?Ÿmalar yapmaktır.
Tüm faaliyetleri yasal ve demokratik zeminde yürütülüyor. ?‡alı?Ÿma alanıyla ilgili konularda idari davalar açıyor ve kazanıyor. Gurur verici bir durum. Ama yürütme bu durumdan rahatsız. Hemen YARSAV?ın kar?Ÿısına güdümlü bir alternatif çıkarttı. Hâkimler ve Savcılar Birli?Ÿi kurulması tasarısı Meclis?te yasala?Ÿacak. Bu birlik kamu kurumu niteli?Ÿinde bir meslek kurulu?Ÿu olacak.
- Bunun anlamı nedir?
- Bunun anlamı ?Ÿu: Bu birlik yürütmenin güdümünde olacak. ?‡ünkü idari ve mali özerkli?Ÿi olmayacak. Hatta bunun yasala?Ÿmasıyla birlikte YARSAV?ın kendili?Ÿinden hükümsüz kalaca?Ÿı hükmü bile vardı. Geçici üçüncü maddede bu yer alıyordu. Bunu sanıyorum tepkiler üzerine kaldırdılar. Aslında bütün bu anlattıklarım yürütmenin yargıya bakı?Ÿını gösteriyor. Sonuçta da, AKP ba?Ÿımsız yargı istemiyor, diyebiliriz.
- Bir de hakkında çok konu?Ÿulmaya ba?Ÿlanan, kimi ?Ÿaibeli i?Ÿler yaptı?Ÿı iddia edilen UYAP (Ulusal Yargı A?Ÿı Projesi) var. Bu UYAP ne amaçla olu?Ÿturuldu?
- UYAP, devletin tüm i?Ÿlemlerinin elektronik ortama ta?Ÿınmasını amaçlayan E-Devlet projesinin yargı aya?Ÿı. Amacı yargı faaliyetlerinin kolayla?Ÿtırılması. Ancak, projenin Adalet Bakanlı?Ÿı bünyesindeki bir daire ba?Ÿkanlı?Ÿı tarafından yürütülmesi ba?Ÿlı ba?Ÿına yargıya müdahale niteli?Ÿinde.
Adalet Bakanlı?Ÿı?nın tüm merkez ve ta?Ÿra te?Ÿkilatlarının i?Ÿlemleri ba?Ÿlamında ba?Ÿlayan projeye tüm mahkeme ve savcılıklarla Yargıtay da sokuldu. Yargının tüm i?Ÿlemlerinin yürütme tarafından izlenmesi mümkün hale geldi.
Tüm hazırlık soru?Ÿturmaları gizlidir. Ama UYAP?la birlikte hangi davaya, soru?Ÿturmaya hangi yargıç, savcı bakıyor, kimin nerede ne davası var, bütün bu bilgilere bakanlık bünyesindeki birim tarafından ula?Ÿılması mümkün. Tüm bilgiler yine bakanlık bünyesindeki veri bankası tarafından toplanıyor. Görevliler bunlara kolayca ula?Ÿabilirler. Bu, kuvvetler ayrılı?Ÿı ilkesini, yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿını büyük ölçüde zedeleyici bir durum. Hatırlarsanız, YARSAV Ba?Ÿkanı ?–mer Faruk Emina?Ÿao?Ÿlu?nun sadece gizli sicil dosyasında olması gereken bilgiler basında, hem de iktidar yanlısı basında yayımlandı. Bunlar oralara nasıl sızdı dersiniz?
Projenin yürütülmesinin acilen bakanlık bünyesinden çıkartılması ve HSYK emrine verilmesi gerekir. Bunun dı?Ÿında önerilecek çözümler çözüm olmaz.
- Ergenekon soru?Ÿturmasını bir hukukçu, yüksek yargıç olarak de?Ÿerlendirir misiniz?
- Bu olay yargı ba?Ÿımsızlı?Ÿının önemini, yargı ba?Ÿımsız olmadan hukuk devleti olunamayaca?Ÿını gösteriyor. Yargıyı ba?Ÿımsız kılmak aslında yürütmenin görevi. Tüm yasal düzenlemeler onun demokrasi anlayı?Ÿına ba?Ÿlı. Yargıyı ba?Ÿımsız kılacak düzenlemelerden ısrarla kaçınır, aksine yürütmeyi yargıya egemen hale getirmek isterseniz belki kısa sürede ondan yararlanırsınız. Ama yarın da ondan ba?Ÿkaları yararlanır. Oysa yargı herkes için teminattır. Ergenekon diye bir suç örgütü varsa devletin gücü bunu iki günde yakalayıp yargılamaya yeter. İddianamenin hazırlanıp davanın açılması 16 ay sürdü. Bir kısım tutuklu zanlının hâlâ iddianamesi yok. Soru?Ÿturma makul süreyi çoktan a?Ÿtı. Sırf bu nedenle ileride pek çok ki?Ÿi AİHM?ye ba?Ÿvuracak. Devlet tazminat ödemek zorunda kalacak. Deliller usulsüz toplandı. Gizli olması gereken bilgiler medyada iddianame açıklanmadan önce yer aldı. Bu bilgiler bu a?Ÿamada sadece zanlı, emniyet ve savcıda oldu?Ÿuna göre basına kim sızdırdı? Aslında suç i?Ÿlendi. Dava nihayet açılmı?Ÿtır. Ben bu a?Ÿamadan sonra davanın adaletle sürdürülece?Ÿine ve sonuçlandırılaca?Ÿına inanıyorum.
- Anayasa Mahkemesi Ba?Ÿkanı Ha?Ÿim Kılıç?ın anayasanın de?Ÿi?Ÿtirilmesi teklif dahi edilemez ilk üç maddesinin de?Ÿi?Ÿtirilmesini gündeme getirmesine ne diyorsunuz?
- Türbana üniversite yolunu açacak anayasa de?Ÿi?Ÿikli?Ÿi Anayasa Mahkemesi?nden AKP hükümetinin istedi?Ÿi biçimde geçseydi bu konu gündeme gelmeyecekti. Bu karar sonrasında türbanı yeniden gündeme getirmek için anayasanın ilk üç maddesinin de?Ÿi?Ÿtirilmesine çalı?Ÿmaktan ba?Ÿka seçenek kalmadı. ?‡ünkü Anayasa Mahkemesi, kararında, ?İlk üç madde anayasada dururken hiçbir ?Ÿey yapamazsınız? dedi.
Daha önce ?sivil anayasa tasla?Ÿı? düzenlenirken de zaten amaç türban konusu ve Atatürk?ün adının anayasadan çıkartılmasıydı. Sivil anayasa söyleminin arkasındaki amaç da buydu. Bu Cumhuriyet?in kazanımlarına sahip çıkan bir ulusun yeti?Ÿti?Ÿinden eminim. Buna kar?Ÿı ne yapılmaya çalı?Ÿılırsa çalı?Ÿılsın ba?Ÿarıya ula?Ÿamayaca?Ÿı kesindir.
- ?Mustafa? filmini gördünüz mü?
- ?Dostunu söyle sana kim oldu?Ÿunu söyleyeyim? diye bir deyi?Ÿ vardır. Can Dündar bu film için danı?Ÿman olarak Atilla Yayla?yı seçmi?Ÿ. ?œstelik annesinin dostu, hemen eri?Ÿebilece?Ÿi, eri?Ÿirse içtenlikle yardım, danı?Ÿmanlık alabilece?Ÿi Turgut ?–zakman gibi bir duayen dururken?.
Atilla Yayla kim? Atatürk?ü a?Ÿa?Ÿıladı?Ÿı için belli kesimi pek memnun eden bir zat. Bundan iyi bir seçim olamaz. Filme gitmeye gerek yok. Nasıl bir filmle kar?Ÿıla?Ÿaca?Ÿım belli. Bence gidip de ?Ÿa?Ÿıranlara yazık. Gitmeden önce filmle ilgili biraz bilgi toplanamaz mı? Bana bu ön bilgiler yetti ve gitmedim.
- ?27 Mayıs devrimdir? dediniz. Pek çok tepki aldınız. Bunu neden söylediniz?
- Evet. 27 Mayıs devrimdir. Bu do?Ÿru bir tespittir. Cumhuriyet?in ilk 15 yılında gerçekle?Ÿtirilen devrimlerle Türkiye, Atatürk?ün deyimiyle muasır (ça?Ÿda?Ÿ) devletler arasında yerini almı?Ÿtır.
Onun ölümünden sonra devrimleri ya?Ÿatacak, ileriye ta?Ÿıyacak kadrolar ne yazık ki yetersiz kaldılar. Siyaset kolay yolu tercih etti. Dini ka?Ÿıdı, oy aldı. Hak ve hürriyetler, demokrasi sınıfta kaldı. İ?Ÿte, 27 Mayıs ihtilali böyle bir 10 yıl sonunda yönetimi ele aldı. Bozulan toplumsal ve hukuksal yapıyı yeniden kurdu. 1961 Anayasası?nı hazırlayıp yürülü?Ÿe koydu ve yerini seçimle gelen iktidara bıraktı. 27 Mayıs?ın misyonunu iyi tespit etmek gerek. Bu anlamda 27 Mayıs devrimdir. Ama daha sonraki 12 Mart, 12 Eylül tarihe darbe olarak geçmi?Ÿtir ki bu do?Ÿrudur. ?‡ünkü bunlar Türkiye?yi geriye götürmü?Ÿtür.
Cumhuriyet Gazetesi ? 14.12.2008