![]() |
||
07.11.2007 YARGI?LARIN MESLEKİ ?RG?TLENME A?ISINDAN YENİ ANAYASADAN BEKLENTİLERİ (Eray Karınca Makalesi) ?rgütlenme hakkı, 1982 Anayasası?nın 33. maddesiyle ulusal düzeyde korundu?u gibi Anayasa?nın 90. maddesiyle iç hukukumuzun parçası haline gelen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi?nin 20. maddesiyle, Uluslararası Medeni ve Siyasal Haklar Sözle?mesi?nin 22. ve Avrupa İnsan Hakları Sözle?mesi?nin de 11. maddesince uluslararası düzeyde de güvence altındadır. Bu kapsamda 26.6.2006 tarihinde 5253 sayılı Dernekler Yasası uyarınca 501 yargıç ve savcı tarafından Yargıçlar Ve Savcılar Birli?i adlı dernek, Yarsav kısa adıyla kurulmu?tur. Avrupa Birli?i tarafından Türkiye?nin üyelik sürecine ili?kin olarak yayınlanan raporlarda, Dernekler Yasası?ndaki engeller nedeniyle yargıç ve savcıların mesleki örgütler kurabilmeleri için yasa çıkarılması gere?i yer almı?tır. Gerek AB?nin iste?i, gerekse Adalet Bakanlı?ı?nın uluslararası ili?kilerde muhatap oldu?u sivil kurumların kar?ılarında hep resmi ki?i ve kurumları görmek istemeyi?lerinden ötürü, sayın Hikmet Sami Türk?ün bakanlı?ı döneminde yargıç ve savcıların Türkiye Hakimler Ve Savcılar Birli?i (THSB) adıyla örgütlenebilmeleri için yasa hazırlı?ı çalı?ması yapılmı?tır. Ancak Dernekler Yasası?ndaki engellerin kalkmasıyla buna gerek kalmamı?ken, Yarsav?ın kurulu?uyla birlikte bu çalı?ma Adalet Bakanlı?ı?nca yeniden ele alınarak, Meclise sevk edilmi?tir. Söz konusu tasarıda yargıç ve savcılar için örgütlenme hakkı, Anayasa?nın 33. maddesi kapsamında dernek olarak de?il, 135. maddesi kapsamında yani serbest meslek mensupları için öngörülen kamu kurumu niteli?inde meslek kurulu?u olarak düzenlenmi?tir. Bu örgütlenme biçimi, serbest meslek olmayan yargıç ve savcılı?ın do?asına aykırı oldu?u gibi tamamen Adalet Bakanlı?ı?nın etkinli?i ve ?emsiyesi altına sokuldu?u için yargıç ve savcıların beklentilerini ve AB normlarını kar?ılamaktan uzaktır. Dahası, yasa tasarısına eklenen geçici madde ile yargıç ve savcılar, ?Sadece resim, müzik, güzel sanatlar gibi derneklere üye olabilirler. Di?er derneklere üye olamazlar ve THSB ile aynı veya benzer amaç güden dernekler kapatılır.? denerek, ülke tarihinde ilk kez bir derne?in yasa ile kapatılması gündeme getirilmi?tir. Bundan ba?ka, Adalet Bakanlı?ı?nca Avrupa Birli?i?ne 2006 ve 2007 yıllarında gönderilen yazılarda, ?yargıç ve savcıların örgütlenmeleri konusunda hiçbir engel kalmamı?tır.? denmesine kar?ın, dernek tüzü?ünün incelenmesi a?amasında, zamanın Adalet Bakanı sayın Cemil ?içek imzasıyla İçi?leri Bakanlı?ı?na gönderilen yazıda ise, ?Görevdeki hakim ve savcılar dernek kuramaz ve bu dernekte üye olamaz. Aksi Anayasa?daki yargıçlar resmi ve özel görev alamazlar, ?eklindeki düzenlemeye aykırıdır.? denmi?tir. İçi?leri Bakanlı?ı da buna, tüzükte yargı ba?ımsızlı?ını savunmanın devletin egemenlik yetkisine aykırı oldu?unu da ekleyerek, Yarsav?ın mahkeme kararıyla feshinin sa?lanması için Ankara Cumhuriyet Ba?savcılı?ı?na ba?vurmu?tur. Yarsav üzerindeki baskılar bu kadarla sınırlı kalmamı?tır. Yarsav?ın 26.11.2006 tarihinde yapılan ilk genel kurulunun yasa ve tüzü?e aykırı oldu?u savı ile Ankara Valili?i?nce yapılan ihbar üzerine, dernek ba?kanı ?mer Faruk Emina?ao?lu hakkında Sincan Cumhuriyet Ba?savcılı?ı?nca bir soru?turma açılmı?tır. Yasa ve Anayasa?da hiçbir yasak olmamasına kar?ın Yarsav?ın ba?ına gelenler için ?pi?mi? tavu?un ba?ına gelmemi?tir.? demek abartı olmayacaktır. ?ye sayısı bini bulan, Hakimler Ve Savcılar Yüksek Kurulu üyelerinin neredeyse tamamının ve yüzü a?kın yüksek mahkeme yargıç ve ba?kanının üye oldu?u bu dernek niçin kurulmu?tur? Bunun yanıtını dernek tüzü?ündeki amaç maddelerinde ve Yarsav?ın bir buçuk yıllık eylem karnesinde görmek olasıdır. Derne?in amacı, hukuk devletini ve yargı ba?ımsızlı?ını savunmak; yargıç güvencesini ve tarafsızlı?ı sa?lamaktır. Yarsav yöneticilerince bu amaçlar do?rultusunda kamuoyunu aydınlatmaya yönelik basın açıklamaları yapılmı?; panel düzenlenmi?; sunumlarda bulunulmu?; televizyon programlarına katılınmı?; makaleler yazılmı?; yasa tasarıları ve bazı düzenlemelere kar?ı raporlar hazırlanmı? ve davalar açılmı?tır. Açılan davalardan ilki, yargıç ve savcı alımında nesnel ve bilimsel ölçütlerin kullanılması, böylece yargıç ve savcı alımında haksızlıklar yapıldı?ı, taraflı davranıldı?ı yolundaki yakınmaların ba?tan önlenmesine ili?kindir. Bir di?erinde Adalet Bakanlı?ı Tefti? Kurulu Yönetmeli?i?ndeki yargıç ba?ımsızlı?ına aykırı düzenlemelerin iptali istenmi?tir. UYAP adıyla bilinen Ulusal Yargı A?ı Projesi?ne kar?ı açılan davada, yürütmenin bu yolla yargıya karı?masının önlenmesi amaçlanmı?tır. Hakim ve Savcılara Bilgisayar Verilmesine İli?kin Yönetmelik?teki yargı ba?ımsızlı?ına aykırı düzenlemelerin iptali istenmi?; yine yargı ba?ımsızlı?ına aykırı genelgelerin ayıklanması istemiyle Adalet Bakanlı?ı?na ba?vurulmu?tur. Saydamlık ve güvenilir bir yargı için İnsan Hakları Mahkemesiyle, Yargıtay ve Danı?tay kararlarının herkesçe izlenebilmesi amacıyla giri?imlerde bulunulmu?tur. Görüldü?ü gibi bu çalı?malarda temel amaç tamamen yargı ba?ımsızlı?ını ve yargıç güvencesini sa?lamak, hukuk devleti ilkesini ya?ama geçirmektir. Bu çabalar nedeniyle bir sivil toplum kurulu?u olarak yasa, Anayasa ve uluslararası belgelerden aldı?ı yetkiyle, tüzü?ündeki amaçların ya?ama geçirilmesi için Yarsav, kendini hiçbir biçimde sınırlandırmak istemeyen siyasi iktidarla -zorunlu olarak-, kar?ı kar?ıya gelmektedir. Ne yazık ki tüm yarım demokrasilerde oldu?u üzere siyasi iktidarın, Yarsav?ın hukuk devleti ilkesinin i?lemesi ve yargı ba?ımsızlı?ının sa?lanmasına yönelik çabalarına kar?ı tepkisi ise kapatmak, yok etmek, ba?aramazsa yok saymak biçimindedir. Nitekim bu tutum yeni anayasa çalı?masına bile yansımı?; çalı?mada yasayla Yarsav?ın kapatılma giri?imlerine olanak sa?layacak düzenlemelere yer verilmi?tir. ?ünkü 1982 Anayasası?nın 33. maddesinin mevcut halinde yargıç ve savcıların dernekle?me haklarının kısıtlanabilmesine ili?kin bir düzenleme bulunmazken, Adalet ve Kalkınma Partisi?nin, Prof. Ergun ?zbudun ba?kanlı?ındaki bilim kuruluna hazırlattı?ı anayasa çalı?masında buna fırsat verilmi?tir. ?alı?manın 30. maddesinin (1). Fıkrası: ?Herkes önceden izin almaksızın dernek kurma, bunlara üye olma ve üyelikten ayrılma hürriyetine sahiptir.? Ancak 4. fıkra ise, ?Birinci fıkra hükmü, Türk Silâhlı Kuvvetleri ve genel kolluk mensuplarına, hâkim ve savcılar ile bu meslekten sayılanlara ve görevlerinin gerektirdi?i ölçüde di?er kamu hizmeti görevlilerine sınırlamalar getirilmesine engel de?ildir.? biçimindedir. Buna kar?ın örneklemek gerekirse, bilim kurulu üyelerinden sayın Serap Yazıcı tarafından çevirisi yapılan kom?umuz Yunanistan Anayasası?nın 89. maddesinin 5. fıkrası açıkça, ?Yargı görevli derne?inin kurulmasına, kanuna uygun olarak olanak tanınır.?(1) demektedir. Bu durumda, siyasi iktidarın Yarsav?a kar?ı takındı?ı olumsuz tutum dü?ünüldü?ünde, açıklanacak yeni Anayasa metinlerinde de farklılık olmayaca?ı bellidir. Oysa yeni anayasadan beklenen, 1982 Anayasası?nın tersine özgürlükçü olması, devleti de?il bireyi, üstün kılmayı hedeflemesi, insan hak ve özgürlüklerini koruması ve güçlendirmesidir. Bu haliyle bilim kurulunca düzenlenen metin, yargıç ve savcıların örgütlenme hakkı açısından beklentileri kar?ılamaktan uzaktır. İlginç olan yargıçların örgütlenme hakkının olup olmadı?ını ve niteli?ini bizim daha yeni tartı?ıyor olmamıza kar?ın, bundan 54 yıl önce, merkezi Roma?da olan Dünya Yargıçlar Birli?i?nin (IAJ), (1953 yılında) kurulmu? olmasıdır. Birli?in Avrupa bölümünü olu?turan, Avrupa Yargıçlar Birli?i?ne (EAJ) üye olmayan ülkeler, sadece Andora, Azerbaycan ve Türkiye?dir. Gözlemci üye sıfatındaki Rusya?nın, Dünya Yargıçlar Birli?i?ne yaptı?ı üyelik ba?vurularının ikisi de kurulan birli?in sivil olmadı?ı gerekçesiyle ret edilmi?tir. THSB?nin kurulmasına ili?kin tasarının yasala?ması halinde kurulacak birlik sivil olmayaca?ı için, ülkemizin IAJ önünde Rusya?yla aynı kaderi payla?ması kaçınılmazdır. ?te yandan Birle?mi? Milletler İnsan Hakları Komisyonu tarafından 23 Nisan 2003 tarihinde kabul edilen Bangolar Yargı Eti?i İlkeleri, Adalet Bakanı?nın ba?kanı oldu?u HSYK tarafından 27 Haziran 2006 tarih ve 315 sayılı kararla benimsenmi?tir. Bu ilkelerden 4.6 sayılı olanına göre, ?Yargıçlar, di?er vatanda?lar gibi ifade, inanç, dernek kurma ve toplanma özgürlü?üne sahiptirler? Yargıç, yargıçlarla ilgili derneklere katılabilir veya böyle bir dernek kurabilir.? 4.13 sayılı ilkeye göre ise, ?Yargıçlar, tek ba?larına veya herhangi bir organ ile birlikte, ba?ımsızlıklarının ve çıkarlarının korunması amaçlarıyla özgürce dernek kurabilirler.? Dahası, Avrupa Konseyi ?ye Devlet Bakanlar Komitesi?nin (R-94-21) sayılı tavsiye kararı da, ?yargıçlar dernek kurabilir ve kurulmu? bir derne?e üye olabilir.? biçimindedir. ?yleyse gücünü, haklılı?ı ve kararlılı?ından alan Yarsav?ın, varlı?ına yönelik tehditlere kar?ı tüm ulusal ve uluslararası kurulu?lar önünde gösterece?i direnç yanında, Avrupa Birli?i?ne verilen bunca söz varken, siyasi iktidarın, yargıç ve savcıların dernekle?me hakkına ili?kin demokrasi ve sivil toplum ilkelerine ters yakla?ımlarını gözden geçirmesi zorunludur. Bir toplumsal uzla?ma metni olarak anayasadan beklenense, yargıç ve savcıların mesleki amaçlarla örgütlenebilmesi; bu amaçla kurulmu? derneklere üye olabilmesi ve bu derneklerin de uluslararası kurulu?lara üyeli?ine, ?amasız ve ancaksız? olarak olanak tanımasıdır. Yoksa bir anayasanın, salt siviller yaptı diye sivil olmayaca?ı, gelenin gideni arataca?ı ortadadır. ------------- Eray Karınca - YARSAV Yönetim Kurulu ?yesi
Bu makale, Terazi Dergisi?nin Yıl 2; sayı 15, Kasım 2007, sayfa143-146 arasında yayınlanmı?tır.
(1) Yunanistan Anayasası, ?eviren Serap Yazıcı, İstanbul Bilgi ?niversitesi Yayınları 101, 1. Baskı, İstanbul, Haziran 2005, s 83.
|